BÜTÜN DİNDARLAR! BİRLEŞİNİZ!

AnalizPolitika

Written by:

Farkındayım, evet!

Alışılmışın dışında bir yazı bu.

Ancak ülkemizin ve toplumun, bütün Arabi ve Ortadoğu’nun getirildiği açmazlar da ortada.

Bu açmazlar karşısında elbet, bütün gerçek dindarlar ve samimi inananlar için, yeni vaziyetler alınması da, kaçınılmaz olmakta…

Hani, ta 19.Yüzyıl’da, işçi emekçi sınıfının ideolojisi olan “sosyalizm”in kurucularından büyük filozof Karl Marks’ın, dünyadaki işçi emekçi sınıflarının, vahşi kapitalizmin azgın sömürüsü karşısında, dünyadaki bütün işçilerin
evrensel birliğini ve direnişini ifade eden o ünlü çağrısı vardı.

Vahşi kapitalizme karşı:
“Dünyanın bütün işçileri!
Birleşiniz!”

Emeğin kutsallığı, en yüce değer olarak, nasıl ki bütün insanlık için ortak değer özelliğindeyse;

Yeryüzündeki bütün göksel dinler de insanlığın en kutsal ve en güçlü manevi ortak değerindendir.

Kutsal kitap olan Kur’an’a göre de;
“İslamlık da, insanlığa gönderilen, zayıftan yana, barışçı, hoşgörü mesajı olan, son ilahi dindir.

Emek insanlık için “en yüce değer” olsa da, vahşi kapitalizmin sömürüsü karşısında, dünyanın bütün o kapitalist ülkelerinde, hep istismar edilip, durmadan hunharca hırpalanmakta.

En sonunda da darbe üstüne darbeler alıp, egemen sınıfların maddi manevi her türlü çıkarlarına hizmet eder kılıklara sokulmakta; tanınmaz halde olmaktadır.

İşte bu gerçek karşısında, üretimden gelen gücü ile emeğin kendine gelmesi, gücünün farkına varması, gereğini yapması adına bu büyük, ölümsüz çağrı dile getirilmiştir:
“Dünyanın bütün işçileri!
Birleşiniz!”

İnsanlığın en güçlü ve de en kutsal ortak değerlerinden olan dinler de; eskiden olduğu gibi günümüzde de, kötü kötü amaçlarla ve gerekçelerle, hayasızca istismar edilmekte ve hunharca kullanılıp sömürülmekte.
Akıl-mantık dışı saçmalıklarla, kapitalizmin ve emperyalizmin çıkarları uğruna, bölüp parçalayan politika ve saldırılarına alet edilmekte.
Özünden uzaklaştırılıp, insanlık adına olan ilahi mesajları da, tanınmaz hallere, kılıklara sokulmaktadır.

Başta Müslümanlık olmak üzere; dinlerin en ortak özelliği olan, ezilenler için manevi bir sığınak ve huzur kapısı oluşu, haksızlıklara, hukuksuzluklar uğrayanların yanında oluşları; zulme, harama ve her türden sömürüye karşı duruşu;
Gösterişe ve şatafata karşı, mütevazilikten yana oluşu;
Karunlaşma’yı, kibri reddedişi;
Kendisinde bulunan kutsiyeti daha anlamlı ve vazgeçilmez kılmaktadır.

Dünyada, bölgemizde ve de ülkemizde, özellikle de İslam inancını hayasızca istismar edip, dünyevi her türlü güç sahibi olmanın bir aleti haline getiren;
Ezmenin, sömürmenin ve halkları bölüp parçalamanın, ayrıştırmaların, çatıştırmaların zulmetmenin, Karunlaşma’nın; Vahşi kapitalizmin, emperyalizmin
çıkarına hizmet etmenin muazzam bir aracı haline sokup, onun bütün insanlık için olan o ilahi mesajlarını tanınmaz edip, özünden koparmanın karşısında durmak, insanlık için; en kutsal değer olarak korunmasını sağlamak, bütün dindarlar için artık kaçınılmaz olmalıdır.

Müslümanlık gibi bütün insanlık hayrına ilahi mesajlar bütünü olan o kutsal, yüce değere, sahip çıkma görevi; Ne din, ne ticaret, ne de siyaset bezirganlarına, münafıklarına, istismarcıların ve de şarlatanlara bırakılamaz.
Siyasette, ticarette, beşeriyette, güç ve üstünlük elde etmek için dinin, çıkarlara alet edilmesine karşı görev, bugün ve gelecekte, samimi ve gerçek dindarlara, laiklikle dindarlığın, dini üstün tuttuğuna, gerçekten inananlara düşer.
Dindarların tamamına yakını, emekçi, yoksul ve dar gelirli insanlardan oluşmaktadır. Saf, temiz ve yüce kutsal ilahi Kur’an dini adına;
Ülkemiz, laik-demokratik Cumhuriyetimiz için;
Devletimiz, ulusumuz için; milletimizin birliği için; Huzur-barış kardeşlik için artık iş başa düşmüştür.

Bu yüzden, bu sebepten:
Allah’la aldatmaya, Kur’anla aldatmaya karşı; Kur’an dininin istismarına, itibarsızlaştırılmasına karşı,
“Bütün dindarlar!
Birleşiniz!..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir