Son günlerde en çok tartıştığımız konulardan biriside malum okullardı. Pandemi bitmek yerine her geçen gün daha da artarken ‘’nasıl olursa olsun okulları açalım’’ zihniyeti hiçbir önlem almadan okulları açtı. Her birine medyadan şahit olduk. Birçok okul temizlik görevlisiz, hijyensiz ve sosyal mesafesiz açıldı. Bir çok diyorum çünkü sınıfsal farklarımızdan dolayı özel okullara gidenlerin durumu tabiki farklıydı.
Medyadan görüyordum görmesine ama gözün görmesi gibi olmuyor tabii. Sabah evime yakın bir okula gitmek üzere kalktım. Balıkesir ili Karesi ilçesi sınırları içinde bir ilkokul olan Sevinç Kurşun İlkokula gittim. Öğrenciler dağılmadan yarım saat önce gideyim ki gözlem şansım olsun dedim. Sizlere de aktarayım dedim. Okulun kapısına gitmemle dakika bir gol bir oldum. Okulun ana kapısının küçücük aralıklarının ortalarına sivrice çıkıntılar yapmışlar! Herhangi bir çocuk oraya ayağını bassa maazallah ayağına batacak kadar da kötü durumda. Bunu kim yaptı nasıl izin verildi bilmiyorum. Çocukları oraya yaklaştırmayacak bir güvenlik dahi yok okulda. Fotoğrafladım bakabilirsiniz:
Daha sonra yavaş yavaş gelen velilerle sohbet etmeye başladık. Bir adamcağız ile merhabalaştık ayak üstü bir sigaralık zamanda bütün hayat hikayesini anlattı. 4 çocuğu varmış, biride 1. Sınıfa başlamış. İş aramış bulamamış okula temizlikçi olmak için başvurmuş daha bir ses çıkmamış bekliyormuş. Sonra aynı kişi okulun kapısından içeri atladı ve ortalığı kendince temizlemeye başladı. Okulun bahçesini bir velinin temizlemesi ikinci bir şok oldu bana. Okul önü kalabalıklaştıkça sosyal mesafe denen olguyu kaybettik PCR test vs olayları da hiç uğramamış zaten. Velilere bir dokundum bin ah işittim. Bir çok anne ile sohbet ettim. Onlarında dikkatini çekmiş o korkunç demir dikenler! Okulda yeterli temizlik görevlisi olmadığından ve sınıfların çok pis olduğundan bahsettiler. Veliler kendi aralarında anlaşmışlar sınıfları temizleyeceklermiş. Sıralar, camlar ve yerler silinecekmiş. Her ekip üç anneden oluşuyormuş. Temizliğe gelemeyen annelerde para verecekmiş temizlik malzeme ve su alınması için! Okulda bir güvenlik görevlisi olması gerektiğinin altını çize çize söylediler. Tam bunları konuşurken bir veli okulun müdür yardımcısının çocuğuna ‘’- sizi kömürlüğe kapatırım anneniz babanız bile bulamaz.’’ Gibi sözler sarfettiğini söyledi. Sonrasında komşu olduklarını öğrendiğim veli grubu da aynı şeyleri çocuklarından duyduklarını söyledi. Kendi aralarında oflayarak 4 yıl nasıl geçecek burada böyle dediler.
Ülkedeki eğitimin fiziki olarakta ne kadar içler acısı olduğunu bir kez daha gördüm. Okulu bitireli yıllar olmasına rağmen ne zihniyet ne koşullar gram değişmemiş. Her yerde böyle mi yoksa gittiğim muhitteki bu okula alt gelir grubundan işçi, emekçi çocukları geliyor diye mi göz ardı ediliyor? Buradan milli eğitim müdürüne, bakanına sormak istiyorum.
-Balıkesir’de ve Türkiye’de daha kaç tane okul bu şekilde?
-Sizin çocuklarınız hangi okullara gidiyor?
-Farklı ülkelere yardım ettiğiniz paraların ufacık miktarları ile okullarda hijyen ve güvenlik sağlamak bu kadar mı zor?
-Bu çocuklara bir gelecek borçlu olduğunuz farkında mısınız?
Değerli okurlar sizlerde tanık olduğunuz durumları yorum olarak yazarsanız çok daha göz önüne getirmiş oluruz. Ek olarak bizzat çektiğim fotoğrafları ekliyorum. Kalın sağlıcakla..
