Birçok Bandırmalının ilgisini çekmese de şehrin ve bölgenin geleceğini değiştirecek bir Ağır Metal Organize Sanayi süreci yaşanmakta. ÇED raporlarında belirtildiği üzere bölgenin birinci derece deprem kuşağında olmasına rağmen kurulacak sanayi bölgesinin Kapıdağ Yarımadasının ekolojik yapısını bozacağının bilinmesine rağmen süreç devam etti ve sonuna gelindi.
Başlangıçta çok saf davrandım. Bu sürecin Dursun Mirza- Edip Uğur ikilisiyle başladığını Av. Tolga Tosun’un kucağında bulduğunu düşünmüştüm. Ama yanılmışım Av. Tolga Tosun bu işe herkesten daha fazla meraklı ve istekliymiş. Nitekim açıklamalarından bunu görebiliyoruz. Dursun Mirza’nın giderayak Tekel Meydanındaki otobüs durağı arkasına kafe işletmesi için tahsis etmesi son dakika golüydü. Daha kimse bunun açıklamasını yapmadan hesabını vermeden daha fazlasını yaşamaya başladık. Mirza-Uğur ikilisinden sonra Tosun-Yılmaz ikilisi aldı. Bir “abi kardeşlik “ muhabbeti ve uzlaşı ile “Bandırma’ya hizmet aşkıyla yanıp tutuşan” Av. Tolga Tosun profilini yaşıyoruz.
Nasıl mı? Anlatmaya çalışayım.
Bazı çocuklar daha analarından şanslı doğuyor. Dünyanın bütün nimetleri doğdukları gibi önlerine seriliyor. Nasıl ki Av. Tolga Tosun’a serildiyse, şimdi de Tolga Bey çocuğuna ve komşularına bu nimetleri sunuyor. Bandırma’da en çok övünülen çocuk parkı yapımının en modernini Sayın Tosun’unu evinin yanında görüyoruz. Mükemmele yakın bir çocuk parkı. Değişik oyun aletleri, yetişkinler için spor aletleri, damlama sulama sistemi, düzenlemesi ve bakımıyla çocukların çıkmak istemediği bir park. Oysa hemen 150-200 yukarıdaki diğer parka gittiğinizde beton zemin, kırık dökük oyuncakların olduğu bakımsız bir alan. Rahmetli babam “ Adın Kader olacağına kaderin kader olsun” derdi. Hoş ben ve benim gibi milyonlar ikisinden de kaybediyoruz. Eleştirim modern bir park yapımına değil. Öyle bir park Cumhuriyet Meydanına yapılabilir veya yenilenebilirdi. 150-200 metre alanda iki tane çocuk parkı varken Hasan Atlı ilköğretim okulundan sonra Erdek asfaltına kadar bir tane çocuk parkı yok. Ama orada veya daha uzak alanlarda oturanlar Av. Tolga Tosun’un komşusu değil. Tayyip Erdoğan Ankara’da bir Çukurambar yarattı, böyle devam ederse Av. Tosun’da benzerini Bandırma’da yaratacak. Eeee nede olsa mesleği Avukat olsa da işi müteahhitlik.
Bundan çok daha önemli bir konu var. Malum Sayın Başkan seçim öncesi kreş açacağına dair söz vermişti. Bu sözünü tuttuğu için teşekkür ederiz. Ancak işin öte yanında bu kreşte kimler görev yapacak? Kreşe alınan personeller hangi kriterlere göre belirlendi? Liyakata göre mi eş-dost ve yandaşlığa göre mi? Hoş somut örneğini bildiğim İlçe Başkanı Selim Panç’ın bile gücünün yetmediği ve ikinci sıraya koyduğu isimler var. Çok çok iyi bildiğim, çocuk eğitimi ve yetiştiriciliği konusunda eğitim almış, deneyimli olan isimler mülakata bile çağrılmazken hiçbir deneyimi olmayan lise mezunlarının tercih edilmesinin nedeni nedir? Mülakatta hangi sorular soruldu? Mülakatı yapan heyet çocuk yetiştiriciliği ve bakımı konusunda yeterli mi?
Hani sen sosyal demokrattın? Hani işi ehline verecektin? Hani ayrımcılık yapmayacaktın? Hani belediyeyi babanın çiftliği gibi görmeyecektin?
Bitmedi….
Şimdi daha ilginç bir konudan söz edeceğim.
Bandırma Belediyesine ait Etibor ile Küçük sanayi sitesi arasında şantiye olarak kullanılan 100 dekarlık bir arsa mevcut. Etibor burada ileri işleme ünitesi kurmak istiyor. Çok güzel değil mi? Peki Etibor’un varlık fonunda olduğunu kaç kişi biliyor? Daha da önemlisi Etibor’un kurmak istediği ileri işleme ünitesinin ortakları arasında kimler var? Hemen bir tanesini söyleyeyim. Ethem Sancak’ın sahip olduğu BMC grubu var. Ethem Sancak’ın kim ve nasıl biri olduğunu anlatmaya gerek yok sanırım.
Şimdi soruları sıralayalım. Varlık fonunu kim yönetiyor? Varlık Fonu’u kime fon sağlar? Denetim mekanizması var mı? Bu arsa kaç paraya satılacak? İleri işleme ünitesinden Belediyeye hisse verileceği söyleniyor. Yüzde kaç hisse verilecek ve bu hisselerin yönetimi nasıl olacak?
Sevgili Dostlar; Bu zihniyet Marmara Ağır Metal Organize Sanayi Bölgesi için de aynı şeyleri söyledi. İşsizlik azalacak. Belediye gelirleri artacak. Şehrin nüfusu kısa zamanda 500 bine çıkacak. Bütün öne sürülen gerekçeler rant sağlama gerekçeleri. Yoksul halka yönelik hiçbir somut getirim yok. Beyler varlıklarına varlık katacak, bedelini Bandırma’nın yoksul ve emekçi halkı ödeyecek.
Av. Tolga Tosun’un uygulamalarından hareketle son yerel seçimlerdeki aday belirleme çalışmaları, ilçe kongresi ve en son Kent Konseyi seçimlerindeki yapılanlar şimdi belirli bir mantığa oturuyor. Bu mantık lafı uzatmadan söyleyeyim; Bandırma’ya bir Proje Belediye Başkanı seçtirme mantığıdır. AKP’nin adayı, CHP’nin aday adaylarının elenmesi ve kent konseyi seçimleri “Proje Başkan” uygulamasının somut kanıtlarıdır. Evet, Tolga Tosun bir proje belediye başkanıdır. Bu proje kentin “sanayileşmesi” adı altında talan edilme projesidir. Kaldırımlar işgal altında ses yok. En son Balık hali önünde açılan bir balık lokantası kaldırımın üstünü kapatıp masa koymuş. Kaldırımdan yürüdüğünüzde adamın dükkânının içinden geçiyorsunuz. Eğer bu uygulamalar AKP veya başka bir partili belediye başkanı tarafından yapılsaydı Bandırma’da kıyamet kopardı. Oysa şimdi kimsenin sesi çıkmıyor. CHP ilçe başkanı bir dahaki milletvekilliği seçiminde adaylığını garantiledi. AKP destekli sermayedarların istedikleri hem de sosyal demokrat bir belediye başkanı tarafından sorunsuz bir şekilde yerine getiriliyor. CHP içinde beklentisi olanlar da sessiz. En son Kent Konseyi’ni de dizayn ederek yörüngesine aldı. Geriye kim kaldı?
Hadi başkanı anlamaya çalışıyorum. Bir milyon liranın üstünde bir seçim masrafı sonucu geleceğini siyasi ve ticari açıdan garanti alma derdinde. Allah aşkına Belediye Meclisinde cüzdanı ve siyasi geleceğine karşı vicdanı yüksek bir tane üye yok mu? İlçe örgütünde bir tane üye yok mu?
Hüseyin Bahar’ı bir paylaşımı dolayısıyla linç eden, Ahmet Alp’i saf dışı bırakan Metin Ok’u Genel Merkezde kimseyle görüştürmek istemeyen CHP’nin ağababalarının neden sesi çıkmaz? Av. Tolga Tosun CHP ilkelerine, politikalarına ve vicdanına çok mu uygun bir başkan? Tolga Tosun CHP’den derhal istifa etmelidir. Tolga Tosun ve ekibi sağ partilerde daha başarılı bir politika yapabilir. Ama bu ekip asla sosyal demokrat değildir, olamaz. Bırakın solculuğu “sosyal demokrat” bir başkan halka ait olan taşınmazları halkın aleyhine sermaye gruplarına ikram edemez. 12 Eylül’ün yoz kültürüyle yetişmiş, gücünü zenginliğinden alan yoksul halk kesiminden kopuk bir kişi ancak ve ancak sağ partilere yakışır. Elitist tavırları ve davranışlarıyla, halka inancı olmayan bütün derdi milletvekili olmak olan bir ilçe başkanının CHP’de yeri olamaz. Sağ taklitçi politikalarla şovmen tavırlarla sosyal demokratlık yapmaya kalkmayın.
Bu şehrin ve bu ülkenin ihtiyacı gücünü halktan alan emeğin, emekçinin, köylünün, küçük esnafın yanında durabilecek gerçek bir sol partidir. Yoksa genelde AKP iktidarı, yerelde Tolga Tosun ve onun gibiler talan ve getirim politikalarını rotaryen kulüplerinde belirleyip farklı partilerde uygulamaya devam edeceklerdir.
Kaleminize sağlık. Tamamen doğru tespitler. Bu talanı planlayanlar, Tosun u kolay kullanılabileceği için aday yaptılar. Bunları halka anlatmak lazım. Farkındalık oluşturmak lazım.
Sorunlarımıza tercüman olmuşsunuz Murat Bey….
Birinci sınıf tarım arazilerini Metal OSB’ ye “Avantajlı fiat” ile pazarlamak üstelik bu toprakların sahiplerine hiç sormadan, Türk tarımına yapılan ağır bir darbedir ! Bunu göremeyecek yöneticiler var oldukça !
Üstelik Atatürk’ümüzün kurduğu partiden o kadar müracata ve yazmaya karşın SES çıkmıyorsa.
Atatürk bir ağaç için binayı kaydırmıştır. Atatürk’ün adını anma hakları yoktur !