Köylerimiz tarım ve hayvancılığın üretimin can damarıdır. Ülkemizin patatesini, soğanını, zeytinini, pamuğunu, etini, sütünü üreten, toplumu doyuran ,çiftçimizin çobanımızın yaşadığı bereketli kutsal topraklar. Ne varsa üreten nasırlı ellerde var. Bütün dünyayı sarsan salgın döneminde patatesin ,soğanın ,etin ve sütün üretilmesinin, GIDA güvenliği için ne kadar stratejik olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. 06.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6360 Sayılı Büyükşehir Yasası ile mahalleye dönüştürülen köylerin durumunu; tarım ve hayvancılık üretimimizin artması ile geleneksel kültür ve tarihi mirasın korunması bağlamında yeniden ele alınması zorunludur.
Mahalleye dönüşen köylerde; vergi ve tarife uygulamaları 6360 sayılı Kanunla tüzel kişiliği kaldırılarak ilçe belediyesine bağlanan Köylerde; ‘’Emlak vergisi 2464 sayılı Kanuna göre alınması gereken vergi, harç ve katılma payları 5 yıl süreyle alınmayacak, bu sürenin başlangıcı, 30 Mart 2014 tarihi olacaktır” şeklinde bir düzenleme yeterli gelmemiştir. Yaşanan süreç ve uygulamalar maalesef TBMM’de köylerin statüsü görüşülür iken CHP olarak İçişleri Komisyonunda bizim ortaya koyduğumuz itirazları haklı çıkarmıştır. Köy Muhtarlığı Tüzel kişiliğinin kaldırılması, geleneksel tarım ve hayvancılık üretimini oldukça olumsuz etkilemiştir. Köyler bidayetten beri Anadolu Toplumsal Teşkilat yapısının temelini oluşturmaktadır. Yüzlerce yıllık üretim gelenekleri ve aile işletme tarımsal üretim ve dayanışma ilişkilerini bünyesinde taşımaktadır, Çünkü köyler sadece mahalle değildir. Yaşayan ,üreten dinamik bir kültürdür aynı zamanda. Köyleri Merkez ilçe Belediye Mahallesi ile aynı statüye koymak mümkün değildir. KÖYLER 24 saat üretim ile iç içe olan hayvan damları, buğday tarlaları, çeltik, zeytin bahçeleri, traktör makine parkları, ilaçlama, sulama, gübre atıkları gibi merkez mahalleler ile hiçbir şekilde benzeşmeyen dinamik üretim merkezleridir. O bakımdan Büyükşehir Yasası ile sıradan mahalle statüsüne dönüştürülen KÖY’lerin statüsünün yeniden belirlenmesi ,Köy Muhtarlığı ve BÜTÇE HAKKI ile Büyükşehir yasası pekala uyumlu olabilir. Ülkemizde tarım ve hayvancılık üretimi ve tarihsel-kültürel mirasın korunması bakımından bu düzenleme zorunludur. Maalesef TBMM ‘de BÜYÜKŞEHİR Yasası görüşülür iken yaptığımız ve dikkat çektiğimiz bütün itirazları zaman haklı çıkarmıştır. Bu yasa ile köylerde tarım ve hayvancılık yapılamaz. Köylü bu vergilerle, su paralarıyla üretim yapamaz hale gelir. Köy tüzel kişiliklerini kaldırmayın! Köy Muhtarlığı tüzel kişiliği kalsın! “İlçe ve Büyükşehir Belediye ilişkisi böyle devam etsin dedik, ama dinletemedik.” Zaman bizi haklı çıkardı.
AKP iktidarı sonunda bu yasayla köylerde tarım ve hayvancılığın çökeceğini gördü.7254 sayılı ve 16.10.2020 tarihinde kabul edilen bir Torba Kanun ile KIRSAL MAHALLE diye ne olduğu da pek belli olmayan bir tanım getirildi. Amaç günü kurtarmak, yeterli mi? Hayır. Köylerden mahalleye dönüşen yerleri İlçe Belediyesi Meclisi kabul kararı ve teklifi ile Büyükşehir Belediye Meclisi onayı ve kabulü ile Kırsal Mahalle statüsü öngörülüyor. KIRSAL MAHALLE statüsü kabul edilen eski köylerde emlak vergisi,inşaat ve imar harçları muafiyeti ,bazı vergilerde ise yüzde 50 indirim ile içme ve kullanma suyunda yüzde 25 sınırı getiriliyor. Bu düzenleme ile köylerde yaşanan tarım ve hayvancılık sıkıntıları aşılması bekleniyor. Olur mu peki? Kesinlikle hayır. Bir kere Kırsal Mahalle yoktur ,KÖY vardır. Binlerce yıllık bir gelenek vardır. İkincisi İlçe Belediye Meclisi kanunun tanıdığı bu hakları, mahalle sakinlerinin taleplerini kabul etmez ise ne olacak? Haydi İlçe Belediye Meclisi kabul etti diyelim. BÜYÜKŞEHİR MECLİSİ kabul etmez ise ne olacak? Böyle bir kanun mantığı olur mu? Kanunla düzenleyip verdiğiniz hakları başka mercilerin takdir ve inayetine bırakamazsınız. Böyle bir yönetim anlayışı olamaz. Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Mahalle’ye dönüştürülen, KÖY‘lerin durumunu yeniden etraflıca ele almak gereklidir. Köy Muhtarlıklarının, tüzel kişiliği ve bütçe hakları korunarak ,tarımsal ve hayvansal üretimi rahatlatacak, girdileri azaltacak adımları kalıcı olarak düzenlemek gereklidir. Yaşanan süreçte ,Büyükşehir Belediye yasası ile köylerde yaşanan olumsuzlukları düzeltmenin yolu KÖY MUHTARLARIMIZIN ,BELEDİYE BAŞKANLARIMIZIN ,AKADEMİK ÇEVRELERİN ve ZİRAAT ODALARIMIZ VE DİĞER HAYVAN VE TARIM FAALİYETLERİ temsilcilerimiz ile ilgili sosyal taraf ve akademik çevreleri de içine alacak geniş bir mutabakat ile yeniden ele alma zamanı gelmiştir. Köylümüz bunu bekliyor.(Kapatılan Belde Belediyeleri ayrı bir değerlendirme konusudur.)
29.01.2021
Av.Namık HAVUTÇA
24,25,26.Dönem Balıkesir Milletvekili